29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı Kaş’ta coşku ile kutladık !
Rengarenk mercanlar, gizemli mağaralar ve tarih kokan batıklarla dolu Kaş’ta, 29 Ekim’in eşsiz dalış deneyimini yaşamak için suya atıldık. Bu sefer rotamız, Kaş’ın berrak sularında gizemli bir hikayeye sahip olan bir batık tanktı. Bu anlam yüklü günde, suların derinliklerinde bir yolculuğa çıkmak, adeta tarihle buluşmak gibiydi.
Yüzeye iner inmez ev sahiplerinin güzelliği karşısında büyülendik.
Denizin mavisine karışan gökyüzünün altında, batık tankın izini sürmeye başladık.
Suya inip biraz ilerlediğimizde buradaki tek batığın bir tank olmadığını anladık.
İlk adım attığımızda, tankın paslı yüzeyi bize geçmişin bir parçasını hissettirdi. Sessizlik içinde, sadece nefes alış verişimizin sesini duyarak, tankın etrafında dolaşmaya başladık.
Tankın içinde, zamanın durduğunu hissettim. Eski metalin soğukluğu, içinde yaşanan hikayeleri anlatıyordu adeta. Belki de bu tank, bir zamanlar görev yapmış, belki de savaşın izlerini taşıyan bir parça olarak suyun altında saklıydı.
İlerledikçe, tankın detayları daha da belirginleşti. Balıklar, tankın içine girip çıkarak, bu metal canavarı kendi evleri gibi benimsemiş gibiydi.
Kaş’ın berrak sularında, tarihle iç içe bir dalış yapmak isteyen herkes için, 29 Ekim Kaş Dalışı benzersiz bir deneyim sunuyor. Bu suda geçen anı, benim için bir ömre bedel.
29 Ekim’in coşkusunu ve bağımsızlık gününün anlamını, suyun altında bu tarihi tankın yanında hissetmek unutulmazdı. Dalışın sonunda, su yüzeyine çıktığımızda, birbirimize gülümsedik. Bu dalış, sadece bir batık tankı keşfetmek değil, aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlık gününü denizin derinliklerinde kutlamaktı.